Anadolu'da tarımın geliştirilmesi, üretim ve istihdamın artırılması amacıyla oluşturulan ekip, Prof. Dr. Ali Akmaz liderliğinde il il gezerek çalışmalarına devam ediyor. Tarımda kendi kendine yeten bir ülke olmanın ötesinde, Türkiye'nin dünyanın tahıl ambarı olması gerektiği vizyonuyla hareket eden bu ekip, akademik kadroların bilimsel veriler ışığında gerçekleştirdiği çalışmaları sürdürüyor. Ankara Meclisi Anadolu Grubu'nun bilge kadınları da her hafta farklı bir yerde seminerler düzenleyerek Anadolu tarımının gelişimine katkı sağlıyor.
İlk toplantı Bursa'da tarımla uğraşan çiftçilerle yapılırken, ikinci toplantı Konya'da gerçekleşti. Konya çalıştayında konuşan Prof. Dr. Ali Akmaz, tarımın Türkiye için önemini vurguladı. Coğrafi avantajlarımızı öne çıkararak, Ukrayna ve tarımda başarılı gösterilen Hollanda ile kıyaslamalar yaparak Türkiye'nin bu ülkelerden daha verimli ve önde olması gerektiğini bilimsel verilerle açıkladı.
Programın moderatörlüğünü ve divan başkanlığını gazeteci Mehmet Akyol üstlendi. Programa TBMM eski başkan vekili Hasan Korkmazcan ve eski Bayındırlık Bakanı Cengiz Altınkaya da katılarak, Türkiye'de tarımın geliştirilmesi konusunun önemine değindiler ve bu çalışmalardan ötürü teşekkür ettiler.
Toplantıda, demokratik parti anlayışının tarihsel süreçleri ve günümüzdeki yeri detaylı bir şekilde ele alındı. Hasan Korkmazcan partilerin geçmişten günümüze kadar olan önemli dönüm noktalarını ve Türkiye'nin siyasi tarihindeki rolünü vurguladı. Özellikle, 1977 seçimlerinde yaşanan kayıplar ile 12 Eylül darbesinin partiler üzerindeki etkileri üzerinde duruldu. Bunun yanı sıra, Türkiye'deki köylerin yeniden canlandırılması gerektiği ve bu doğrultuda köylerin gelişimi için gerekli projelerin hayata geçirilmesinin önemine değindi.
Mehmet Akyol ise Anadolu'daki tarım ve hayvancılık potansiyelini ön plana çıkararak, bu alanların yeniden yapılandırılması gerektiğini ifade etti. Katılımcılar, Türkiye'deki üretim sisteminin mevcut zayıflıklarını tartışarak, bu sorunları aşmak için uygulanabilecek stratejiler üzerine fikir alışverişinde bulundu. Konya'nın tarım ve hayvancılık açısından taşıdığı önem vurgulanırken, köylerin ekonomik durumlarının iyileştirilmesi için çeşitli çözüm önerileri sunuldu. Ayrıca, Türk milletinin kültürel değerlerinin korunması ve insanlık görevleri üzerindeki sorumluluklarının yerine getirilmesinin altı çizidi.
Mehmet Ayol, Hasan Korkmazcan'ın konuşmasından sonra divan başkanı olarak yaptığı açıklamada Anadolu'da uygulanacak projeler hakkında bilgi verdi. Özellikle köylerin yeniden canlandırılması, tarım ve hayvancılığın desteklenmesi gerektiğini belirtti. Köylerin ekonomik durumlarının iyileştirilmesi için somut önerilerde bulunarak, tarımsal üretimin artırılması ve hayvancılığın yeniden canlandırılması için planlı bir yaklaşım sergilenmesi gerektiğini dile getirdi. Bu bağlamda, yerel kaynakların etkin bir şekilde kullanılması gerektiğinin altını çizdi
Hasan Korkmazcan ise köylerin yeniden canlandırılması konusundaki hedeflerini detaylandırdı. Köylerin daha yaşanabilir yerler haline getirilmesinin gerekliliğine dikkat çekerek, Anadolu'daki köylerin gelişimi için yeni projelerin hayata geçirilmesi gerektiğini savundu. Yerel halkın bu süreçte aktif rol almasının önemine değindi. Tarımsal üretimin artırılması, köylerin sosyal yapısının güçlendirilmesi ve bu süreçte gerekli desteğin sağlanması gerektiğini belirtti. Ayrıca, tarımsal alanlara yapılacak yatırımların köylerin ekonomik durumunu güçlendireceğine dair olumlu bir bakış açısı sundu.
Mehmet Akyol, köylerin yeniden yapılandırılması sürecinde alınması gereken önlemler hakkında ayrıca detaylı bilgi verdi. Yerel üretimin desteklenmesi, köylerin sosyal yapısının güçlendirilmesi ve ekonomik kalkınma için planlı bir yaklaşım benimsenmesi gerektiğini ifade etti. Bu süreçte kullanılabilecek kaynaklar ve izlenmesi gereken yol haritası üzerine önerilerde bulundu.
Hasan Korkmazcan, Anadolu'daki köylerin zenginliklerinin ve potansiyellerinin tekrar hayata geçirilmesi gerektiğini belirtti. Köylerin sosyal yapılarının güçlendirilmesi ve ekonomik durumlarının iyileştirilmesi için gerekli adımların atılmasının önemine değindi. Bu süreçte yerel halkın ve toplumun katılımının büyük bir rol oynadığını ifade etti. Ayrıca, köylerin tarımsal üretim kapasitelerinin artırılması gerektiğini savunarak, bu amaca yönelik stratejilerin geliştirilmesi gerektiğini vurguladı.
Yoğun bir katılımla gerçekleşen programın sonunda, Konya'nın simgesi olan Mevlana Celaleddin Rumi'nin türbesi ziyaret edildi ve Selçuklu mimarisinin örnekleriyle dolu olan tarihi alanlar gezildi.
www.haberpars.com
