Tarih: 17.06.2025 11:32

Mobbinge Karşı Ne Yapılmalı?

Facebook Twitter Linked-in

Çoğu zaman, iş hayatında karşılaşılan en yıkıcı sorunlardan biri olan 'mobbing' yani psikolojik taciz, bireylerin kariyer yolculuğunu sekteye uğratabilir. Mobbing, sadece bireysel düzeyde değil, kurumsal kültürde de ciddi tahribatlara yol açan, sessiz ve sinsi bir tehdittir.

Mobbing Nedir?

Mobbing, iş yerlerinde belirli bir kişiye yönelik sistematik psikolojik taciz olarak tanımlanır. Bu taciz, ast-üst ilişkilerinde olduğu kadar eşitler arasında da görülebilir. Sürekli eleştiriye maruz bırakma, dışlama, dedikodu yayma, yetersiz gösterme, iş yükünü haksız bir şekilde artırma veya azaltma gibi pek çok farklı biçimde ortaya çıkabilir. Çalışanın yalnızlaştırılması, alay edilmesi, yaptığı işin küçümsenmesi, statüsünün tehdit edilmesi, görev tanımının dışında işlere zorlanması ya da cinsel tacize maruz bırakılması, mobbingin en yaygın ve acımasız yüzlerindendir.

Bu tür davranışlar, mağdurun psikolojik sağlığını derinden etkiler. Özgüven kaybı, motivasyon düşüklüğü ve iş performansında azalma kaçınılmaz hale gelir. Daha ileri boyutlarda ise kaygı bozukluğu, depresyon, tükenmişlik sendromu, uyku problemleri ve fiziksel sağlık sorunları gibi ciddi sonuçlar doğabilir. Çoğu zaman mağdur, iş yerinden ayrılmak zorunda kalır ve bu durum hem bireysel hem de kurumsal düzeyde kayıplara neden olur.

Mobbing karşısında sessiz kalmak, bu zorbalığın daha da güçlenmesine neden olur. Bu nedenle, mobbingle mücadele etmek için atılabilecek bazı adımlar şunlardır:

Kurumların Sorumluluğu

Mobbing, yalnızca bireyleri değil, tüm iş yerini etkileyen bir sorundur. Çalışanların verimliliğini düşürür, işten ayrılmalara yol açar ve kurumsal itibarın zedelenmesine neden olur. Bu nedenle, işverenlerin mobbinge karşı sıfır tolerans politikası benimsemesi ve çalışanlarını bu konuda bilinçlendirmesi büyük önem taşır. Sağlıklı bir iş ortamı, ancak karşılıklı saygı, iş birliği ve adalet temelinde inşa edilebilir.

Sessiz Kalmayın

Mobbinge maruz kalan bireylerin yalnız olmadığını ve bu durumla mücadele edebileceklerini bilmeleri gerekir. Sessiz kalmak, zorbalığın devam etmesine zemin hazırlar. İş yerleri; saygının, dayanışmanın ve güvenin hakim olduğu alanlar olmalıdır. Bu, hem bireylerin hem de kurumların ortak sorumluluğudur.


Deniz Karabağ


Orjinal Habere Git
— HABER SONU —