Hayrettin Alp
Tarih: 13.10.2025 12:06
DEVLETİN ŞEVKATLE UZANAN ELİ LİDER DEVLET BAHÇELİ
Bu başlığım biliyorum ki bazı kardeşlerimizi yine öfkelendirecektir. Halbuki birazcık öfkeden arınıp akıl ve mantıklarıyla hareket etseler bu başlığımı az bile göreceklerdir. Şöyle ki, 1969 dan bu yana sahada olan bir kardeşinizim. 1969 ve 1973 seçimlerinde adana- Ceyhanda sahadaydık.
1973 seçimlerinde ise bir iki hafta ağabeylerimle Konyada görevlendirilmiştik. Diğer zaman Yine Kozan ve Ceyhanda saha çalışmasındaydık. Bunları belirtmemin nedeni şundandır. 1980 öncesi bir çok arkadaşım şimdiki muhalefet eden kardeşlerimiz gibi o zamanlarda Başbuğa muhalif sesler vardı ve “MHP iktidar olmak için değil, Kominizimle mücadele etmek için kurulmuş bir parti” diye Başbuğun İktidar olmak istemediğini kuytu köşelerde dillendirmekten geri durmuyorlardı. Halbuki Başbuğ devlet de yönetime geçmek için önce sağlam Kadroların olması gerektiğini çok iyi biliyordu ve onun hazırlığı içindeydi. Neticede görüldü ki iki kere iktidar olma fırsatını en iyi değerlendiren Lider oldu. Hala bakanlık yapan büyüklerimizin başarısından söz edilmektedir.
Gelelim Başbuğ sonrasına. Yapılan ilk Genel kurulda Sayın Bilge Liderimiz Devlet Bahçeli beyimiz İkinci turda Ramiz Ongun büyüğümüzün de desteği ile MHP nin Başbuğdan sonraki Genel Başkanı oldu. İlk seçimde de (Başbuğumuzun cenazesindeki ihtişamla kendi gücünü gören Ülkücüler)devlet beyin ve ekibinin de üstün gayretiyleÜlkücülerin tek yumruk olması ile Türkiyenin birinci partisi oldu. Çile ve ızdıraplara muhatap olan Ülkücülerin kısmen de olsa yaraları sarılmaya çalışıldı.
Bir çok arkadaşımız, devlet de görev alarak devlet yönetme tecrübesi kazandı. 2002 seçimlerinde meclis dışında kaldık fakat tekrar toparlanmamız bir sonraki Genel seçimlerde oldu. Türkiyede yaşayan halkın %70 i Milliyetçi ve Muhafazakardır. Bundan dolayı Ak parti iktidarını indirmek mümkün görünmedi.Bilge Lider bir taraftan Türkiye meseleleri ile ilgilenirken içindeki muhalefetle de uğraşmak zorunda kaldı. Netice de beklediği anın geldiğini gören Bilge Lider, 15 temmuz darbe kalkışmasından sonra gösterdiği üstün gayretler sonrası Cumhur İttifakının kurulmasını sağladı.
Gördü ki CHP ile iktidar olmak sadece bir hayaldi. Tıpkı İttihat ve Terakkinin, tıpkı Başbuğun yaptığı gibi Muhafazakarlarla, Milliyetçilerin bir olması Türkiye için olmazsa olmaz bir şart olarak gördü. Neticede kurulan İttifak sonrası 12-13 sene sadece Ülkücü olmasından dolayı devlet yönetimde pasifize edilen arkadaşlarımızın yeniden güçlü konuma gelmesine imkan oluşturdu. Bu gün Adliyelerde, Emniyet de, Mülki yönetimde ve çeşitli birimlerde Ülkücü varlığını sağladı. Bir düşünün 1980 öncesi kaç profesör doktorumuz vardı? Kaç Valimiz vardı? Kaç Kaymakamımız vardı? Kaç Emniyet Müdürümüz vardı? Hangi makamı düşünürseniz düşünün ne kadar var olduğumuzu görürsünüz. Şu 9-10 yıl içinde dış politika da, iç politika da, savunma sanayimiz de, Dünya Türklüğünün birliğinde ne kadar mesafe alındığını görürsünüz.
Bilge liderin en can alıcı hamleleri ise. Çok dahice olmuştur. Sevgili arkadaşlar yıllarca Kürtlerin ,Türk olduğunu ispata çalıştık fakat başkalarının “MHP iktidar olursa Kürtleri ve gayri müslümleri kesecekler” söylemleri bizden daha fazla taraftar toplamadı mı? Kürde en dazla kardeşim diyen MHP ye bir hayli Kürt düşman gözüyle bakmadı mı? Bilge lider Devlet Bahçeli “ Terörsüz Türkiye” çıkışıyla Pkk ya yaptığı çağrıyla ne kadar Kürtün gönünü feth ettiği aşikardır. Diyeceksiniz ki “ Ama Şehit ve Gazi ailelerini de çok incitti” ben bir çok Şehit ve gazi ailesi ile görüştüm, büyük çoğunluk buruk olsalar da “ Devletin Selameti için gerekli ise canımız fedadır” demekteler. Sayın Bilge Lider Devlet Bahçeli beyimizin bu çağrısı maalesef ki beyinleri kiralanmış bazı Dem partililer tarafından istismar edilerek, Türk insanını olabildiğince tahrike devam etmekteler. Bunu Kürt kardeşlerimiz de esefle izlemektedirler.
-
Sevgili dostlar 1980 öncesinde Türkün İslamı yorumlama biçimi olan Alevi kardeşlerimiz ile Türkiyenin Türkçü hareketinin öncüleri olan Ülkücüler karşı karşıya getirilmediler mi? Her iki Taraf da Türkçü olmalarına rağmen bir araya getirtilmediler. Şimdi 11 ekim 2025 cumartesi günü Nevşehirde Bilge Liderimiz Devlet beyimizin maddi desteği ile Türkiyenin en büyük Cem evinin açılışı Devlet erkanıyla yapıldı. Bu hareket inanın Maraşı da, Çorumu da unutturacaktır. Bu hususta Alevi dostlarımızdan yüzlerce teşekkür mesajı aldım.
Eyy Ülkücü kardeşlerim. Sayın Bilge Lider sizlere Ülkücülerin İktidarını hazırlamak için büyük bir Özveri ile gayret ederken sizlerin ona hakaretlerinizi Lütfen tekrar gözden geçirin. Bir an öfkenizden arının ve bütün bu yazdıklarımı ve yazamadıklarımı aklı selim ile bir gözden geçirin.
Sayın Liderimiz Türkiyede İktidarımızın oluşması için her oluşumu sağladı. Sadece bizlerin birliği kaldı. Bir gayret de biz gösterelim ve MHP yi iktidara taşıyalım. Sosyolojik olarak incelersek, bu gün Türkiye de Ülkücü oy oranı %40-45 dir. Sayın Liderimizin son hamlesiyle bu oran %50-55 i bulmuştur. Bizlere düşen dilimize sahip olup Lidere Güvenmek olmalıdır. Türkiyenin ve Turanın geleceği sizlerin Öfkenizden arınmasına bağlıdır. Gelecekte Vicdan azabı çekmemeniz için sizleri tekrardan MHP de Ülkü Ocaklarında toplanmaya davet ediyorum.
Biliyorum ki yine bazılarınız tenkit yorumlarında yarışa gireceksiniz. Lütfen düşünmeden yorum yapmayın ve lidere sataşmayın. İddiamızda yanlış varsa adaba uygun fikrinizi yazın. Bazı politik sözleri de gündeme taşımayın( Sayın Cumhur başkanının bir sonraki seçimde tekrar aday gösterilmesi vs gibi sözler)bu gibi. Yazımı burada noktalarken her bir Ülküdaşımı her nerede olurlarsa olsunlar Allaha emanet ediyorum. Sözlerimi Büyük Önder ATATÜRK ün sözleriyle noktalıyorum.
“VARLIĞIM TÜRK VARLIĞINA ARMAĞAN OLSUN” -
Hayrettin Alp. 11/10 /2025 saat 23:00
Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —